Ters Paradoksta Olmak

Değişim, yüzleşme ile başlar; itiraf et ve kurtul.

Moderatör: Co-Moderatör

Kullanıcı avatarı
fika
Sürgün
Mesajlar: 43
Kayıt: 20 Mar 2018, 15:05

#1

Okunmamış mesaj

İnsanlarla bir adım sonrası, yani garantiye aldığım bir iletişimde alfa taklidi yapabiliyorum. Taklit diyorum çünkü bunun farkındayım. Rahat olamamak, kendi olamama hissi taklittir. Tabi farkındalıkta olanlar için bu tabir. Yani omega-beta olanlara göre.

Adım attıktan sonraki iletişimde hissetmesem bile dediğim gibi taklit de olsa rahatım. Espriliyim. Dalga geçiyorum. Burada cinsiyet ayırmıyorum çünkü her iki taraf için deneyimledim.

Bir ince nuans var. Aslında umursamaz tavrı başlığı çok fazla okumak, irdelemek, kısmen gorevleri yapmak gibi temellere dayandırıyorum. Hani taklit kısmı aşılamıyor da değil. En onemli sorunum gayet açık ve biliyorum. Sürdürülebilir bir şekilde rahat olamamak.

Zihnimdeki karmaşıklığı biliyorum. Surekli mukayese içerisindeyim. Bu da saçma sapan dualiteden, determinizmden, madde dunyanın saçmalıklarından ote bir şey değil. Sanırım tek dayanağım, zihnimi susturmak ve minimalize etmek hayatımı.

Bu yaşadığım hayatı saçma sapan indekslere yaymak, kategorize etmek, tcmanın oğretisiyle çelişiyor. O şekilde bir çıkarımım var. Oysa düz adamlık rahatlığı getirecek. Bu benim goruşum. Yoruma açık elbette.
Kullanıcı avatarı
Tonga Sayıl
Silik
Mesajlar: 29
Kayıt: 11 Şub 2018, 23:05

#2

Okunmamış mesaj

Genel olarak yazında kapalı anlatım fazla, mesaj tam olarak anlaşılamıyor. Derdini biraz daha açık dile getirirsen yardımcı olabiliriz.
Kullanıcı avatarı
fika
Sürgün
Mesajlar: 43
Kayıt: 20 Mar 2018, 15:05

#3

Okunmamış mesaj

İletişimdeki ilk adım sonrası kısmen de olsa alfamı gorebiliyorum. Bazen rahat bazen rahat olamıyorum. Bu durumdan rahatsızım. Ben derdimi biliyorum da işte... İşin en acı yanı da her şeyi bilmek ama serbest olamamak. Çevredeki gözler, onaylanmama kaygısı.
Kullanıcı avatarı
Kai
1. Nesil
Mesajlar: 58
Kayıt: 18 Mar 2018, 16:27

#4

Okunmamış mesaj

Hastalıklı toplum yıllarca bize saçma anlayışlar,hastalıklar yükledi ve gücü elinde bulunduran yarak küreklerin ego tatmin çabaları,gereksiz yediğin saldırılar,kimliğini aşağı çekme çabaları vs. daha çok genişletilebilir sende travmalar oluşmasına sebep oldu. Bunca yıl içinde oluşmuş travmalar öyle pıt diye bitmez. Travmayla yüzleşip üzerine gidip acı çekme pahasına iyileştirdikçe yavaş yavaş düzelir ki insan doğası gereği hiçbişey pıt diye olmaz. Belki on yıllar sürer hepsinin bitmesi. Sen de demişsin biliyorum ama serbest olamıyorum; işte bu travmalar hastalıklar yüzünden oluyor. Senin şahsi mücadelen yani. İkinci bir durum da iletişimde şöyleyim böyleyim gibi mevzuları kafaya takmak yerine gelişimine; yani aklını güçlendirmene,travmalarınla yüzleşip temizlemene, ve gerçekten yolu anlamaya çalışmana odaklanırsan zaten bir süre sonra iletişimlerine baktığında amına koyduğuna şahit olacaksın eğer ki çalışmalarının hakkını verirsen. Çünkü içsel olarak az buçuk da olsa serpilmiş olacaksın ve az buçuk kendini serpiltmiş bir herif toplumu katlayacaktır. İçindeki baskınlık dışarı yansıyacaktır. Tabi bu zamanla uzun vadede olacak bişeydir hacının da bi sözü vardı tohum serpilmek için önce toprak altında kalmalıdır diye. Çabalarsan karşılığını alacaksındır.
Kullanıcı avatarı
Tonga Sayıl
Silik
Mesajlar: 29
Kayıt: 11 Şub 2018, 23:05

#5

Okunmamış mesaj

Öncelikle bunlar yüzleşerek aşılması gerekilen sorunlar. Biliyor oluşun ancak bu sorun hakkında farkındalık sağlar. Aklın ile dişilerin ve insanların ne mal olduğunu biliyor olsan bile eski inanç sisteminden doğan kalıpların yıllardır vücuduna kazınması, istenmeyen davranışlarda bulunmana sebebiyet verir. Bazen rahat olmanın, akışına bırakabilmenin sebebi ise konfor bölgenden dışarı çıkmana zorlamayacak dişilerle iletişim kurmandan kaynaklanabilir. Konfor bölgesinden kastım, iletişim için elini taşın altına koymana gerek olmadığı dişilerden, kolay şartlardan doğan kolay ilişkilerden bahsediyorum. Akılsızlar liginin üst kademelerinden güzel bir dişi ile diyaloglarında alfanın bu kadar rahat olamayacağını fark edebilirsin. Çünkü inanışların avı gözünde büyütür. Bu da alfanı serbest bırakamamana sebep olur. Yani sağ ön beynin üstüne düşeni yapıp, otomatikleşen baskın hal ve hareketlerinin vücuduna yansımasına mani olur hastalıklı inanışların. İnanışlarını yeniden inşa etmek adına telkinlere yoğunlaşmanı ve Rezonans Kanunu kitabını okumanı öneririm. Dediğim gibi bu sorun yüzleşerek, soğuk yaklaşım yaparak aşılır. Gerisi ancak pisliği halının altına süpürmek olur.

Ayrıca anladığıma göre mevzu, yazılımından doğan hatalar olması bir yana bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Yani çevredeki gözler, onaylanmama kaygısı gibi dertlere sahip olabilen bir insansan, insanların tam olarak ne olduğunu bilmemekten dolayı türeyen sorunlara sahip olabilirsin. Kınayanın kınamasından korkmak gibi. Bence başlığı tekrar okuman faydana olacaktır.
Cevapla Önceki başlıkSonraki başlık