Başlık ve Kuran'a Göre Tipolojiler

[fika]

Bu yazımda Alfa-Beta-Omega hakkında duşuncelerimi belirtmek istiyorum. Baştan soylemeliyim ki, bu duşunceler, benim bu zamana kadar olan başlık, hacı ve kuran uzerinden yapmış olduğum yorumları içermektedir.

Tcma; alfa-beta-omega gibi insanlar uzerindeki tipolojileri bize gostermeye çalıştı. Çalıştı diyorum, çunku metaforik bir anlatım içermek zorundaydı.

Benim alfa'dan anladığım insan tipi; tamamen tanrıya imanlı, teslim olmuş, emir ve yasaklarına uyarken; kendini kısıtlamasına gerek kalmayacak şekilde içini dışarıya yansıtabilmiş, kimseden etkilenmeyen biri. Kuran'dan çıkarım yaptığım cennet ehli oluyor alfa. Tcma bunu metafor vermek zorundaydı. Bunu da ancak çok fazla okuyup akıl yurutenler anlayabilir diye duşunuyorum. Buradaki cennet ehli derken boyle bir kesinlik elbette yok. Biz asla hukum veremeyiz. Sadece uç boyutu, en keskin konumu bize Kuran bu şekilde veriyor diye çıkarım yapabiliyorum.

Beta tipi: tanrıya inanmış/inanmamış bu farketmiyor. Duşunce sistemi tamamen dogmatik, zanlarla dolu, aklının farkında bile olmayan; onun için o zamana kadar ne oğrendiyse o'dur kavramıyla ozdeşleşmiş, dışarıda/sosyal hayatta kendini sınırlamayan ama tum hal/durumlarında akılsızca varlık gosteren, gosteriş delisi ve en onemlisi her şeyi kendi için değil başkaları için/gosteri yapan tipler. Kuran'dan çıkarımıma gore ise cehenneme gidecek kişiler oluyor. Hüküm açık. Eğer "ben farkında değildim" diye bir savunma yapılacaksa ayetletler net bir şekilde mevcut. (şuan ornek ayet veremiyorum çunku ayet ezberleyecek seviyede değilim ki onemi yok içselleştirmek yeterli, bu da çok fazla okumayla alakalı)

Omega tipi: Kuran'a gore arafta kalanlar olduğunu duşunuyorum. Akıl kırıntısı var, yok değil. Fakat, inanacağı şeyin/kavramın ne olduğunu kestirememiş kişi. Sosyal hayatta hareketleri sınırlı, insanlar bana bakıyor endişesi/kaygısı ile tutuk vucut diline sahip. İman konusunda da iki arada bir derede olan bir duşunce yapısı var. Çok fazla araştırma yapan, okuyan omegalarda sapma payı yuksek oluyor. Tcma sapmayanlara umit verdi. Çunku ara formdakiler çok fazla gelgit yaşayan omega-beta'lar oluyor ya eksiye/betaya ya da artıya/omegaya kayıyor.

Ara formu az onceki paragrafta bahsettim. Bu tipolojiyi açıklamak zaman kaybı diye duşunuyorum. İnce nuanslar var ama beta/omega kavramını keskinleştirdigimizde bunları anlamamız kolay olacağı açıktır.

Benim nacizane goruşlerimdir bunlar. Sizlerin de yorumlarını bekliyorum çunku bu zamana kadar ancak buraya kadar getirebildim duşunce sistemimi. Daha keskinleşmiş bir akıl formuna sahip değilim. En doğrusunu/hakikati ancak tanrı bilir. Tum adalet ve yargılar ona ait.

[aPeopleArmy]

Eğer "ben farkında değildim" diye bir savunma yapılacaksa ayetletler net bir şekilde mevcut. (şuan ornek ayet veremiyorum çunku ayet ezberleyecek seviyede değilim ki onemi yok içselleştirmek yeterli, bu da çok fazla okumayla alakalı)

Az önce kur'an okurken bu bahsettiğin betaları çok açık gördüm. Ve kur'an da bolca anlatılıyor, bu betalardan. Tabiki de sure/ayet ezberlemek şuanlık haddimize değil, önemli olan okumak/anlamak.

Eline sağlık, ben de senin gibi düşünüyorum.

[j1wtz]

[mention]fika[/mention]
Alfa "kimseden etkilenmez" diye bir olay yok tabii ki. İnsan olarak yaratıldık ve etkilenmeme gibi bir durumumuz yok. İnsan, ahlak sahibi ise, kötü bir hareket gördüğünde bunun yanlış olduğunu bildiği için kendine telkinlerde bulunup bundan uzak durması gerektiğini söylecektir. Bu da haliyle onun davranışlarını "iyi" yönde etkiler. Olabilir tabii, sen "etkilenmeme" olayını farklı bir mevzu üzerinden ele almışsındır. Çok da çetrefillendirmeye gerek yok. Bi' de alfaları cennet ehli olarak nitelendirmişsin ki bu doğrudur. Alfa dediğimiz karakter zaten ahlak üzeredir. Aksi takdirde ahlaksız bir insanın cennete girmesi yahut tanrının hediyesini alması mantık bakımından tamamen "mantıksızdır". Bi' de betaları "cehenneme gidecekler" olarak belirtip, alfalardan bahsederkense "hüküm veremeyiz" demen biraz ironik olmuş benim açımdan. Sen de güleceksindir şu an büyük ihtimalle. Biz hüküm vermiyoruz. Cennete gitmek isteyen birisi ancak ahlak ve Kur'an ile bütünleşip, kendini o şekile sokup girebilir. Alfa karakter de o yolda olduğu için, demek ki cennete girecek olandır.

Betalar aslında aklının farkında olan kişilerden de oluşuyorlar. Burada da farkında olup harekete geçmeme durumu onu bizim tabirimizle beta olarak sıfatlandırır. Farklı bakış açıları güzeldir, bunları da kafada bulundurmak lazım. Neyse şimdi "akıllarının farkındalar" falan diyerek gaz vermeyelim. Sonra zıplayarak uçmaya çalışıyorlar.

Omegalar için "arafta kalanlar" demişsin. Katılıyorum, ben de sürekli kendime bu şekilde derdim. Düşünmenin yeterli olmadığını anlayıp harekete geçtiğimizdeyse bi' yola giriyoruz diye düşünüyorum.

Ayet ezberleme olayına da takıldım biraz. Hem sen, hem [mention]aPeopleArmy[/mention] aynı şeyi söylemişsiniz aşağı yukarı, "haddimize değil." demiş ayrıca o. Yani haddimize olmasa, Kur'an'da ya da hadislerde "okuyun, öğrenin, ezberleyin, anlatın" gibi olaylardan bahsedilmemesi gerekirdi. "Ezber boş iş" falan deriz dersler için fakat bilgi tekrarlandıkça/kullanıldıkça kafaya yerleşir. Bilimsel olarak da "nöral ağlar sıkılaşır" diyelim. "Boş takılma sen de moruqq" falan derseniz diye söylüyorum, Freud abimiz ara sıra cinsellik dışında da bir şeyler söylemiş: dil sürçmez, bilinç sürçer. Ertelemeyin Kur'an'ı. O yüzden okuyalım, öğrenelim diyorum. Bunun dışında yapılacak çok az işimiz var gibi duruyor. Ayrıca [mention]aPeopleArmy[/mention]'in dediği gibi Kur'an'da betalar çok güzel anlatılır. Şahsen güldüğüm yerler dahi olmuştur.

Bi' yanlışım varsa diyeyim, gerisini siz getirin.
Tanrı'nın selamı üzerinize olsun. Hakk yolunda korkusuz ve azimli olarak ilerleyin.

[aPeopleArmy]

Ayet ezberleme olayına da takıldım biraz. Hem sen, hem @aPeopleArmy aynı şeyi söylemişsiniz aşağı yukarı, "haddimize değil." demiş ayrıca o. Yani haddimize olmasa, Kur'an'da ya da hadislerde "okuyun, öğrenin, ezberleyin, anlatın" gibi olaylardan bahsedilmemesi gerekirdi.

Knk yanlış anlaşılmasın ben "Şuanlık haddimize değil" dedim. Çünkü ezberlemekten çok Kur'an'ı anlamak önce gelir ve ezberlemek yani hafızlık kolay bir süreç olmadığı için şuanlık dedim.