Öğretide keskinleşme ve taktiksel mevzular

"Bir adamın büyü dediği şey, diğer adamın tekniğinden ibarettir." -Robert Heinlein

Moderatör: Co-Moderatör

Kullanıcı avatarı
Priso
1. Nesil
Mesajlar: 46
Kayıt: 16 Mar 2018, 17:52

#1

Okunmamış mesaj

Başlık benzeri hayatı gerekli tüm yönleriyle kapsayan bir eser piyasada yok. O nedenle başlıktan sonra okunan her şey ne kadar sağlam olursa olsun ancak fikir verebiliyor. Çünkü başlık halihazırda ilgili konuyu çoktan işledi, geriye yalnızca detayına inilip keskinleşilmesi kaldı.

Detaya inme ve keskinleşme mevzusu taktiksel ve kişiye özgüdür, kişinin kendi mücadelesidir. Bu nedenle başlıkta muhabbet olsun ve işin mantığı kavransın diye anlatılanlar dışında taktik verilmemiştir. Sen zaten filmlerden, dizilerden, kitaplardan ve benzeri şeylerden fikir alarak kendi taktiklerini oluşturabilirsin. Başlığın odak noktası bunlar değil, kilit öneme sahip konulardır. Gereğinden fazla taktik verilmemesinin başka bir nedeni de, okuyucuyu kısıtlaması ve robot misali hazır taktiklerle ıkınmasına sebep olmasıdır. Şekil A pua maymunları.

Öte yandan başlıkta stratejik yansıması olabilecek taktiksel konularda uyarılar yapılarak kırmızı çizgiler çekilir. Mesela beta dişisiyle uğraşma bile der. Çünkü antrenman için uğraşılması bile bir yerden sonra sadece taktiksel hata olmaktan çıkıp, aklı da törpüleyecek.

Diğer bir yönden incelersek, başlık taktik vermediği halde okuyucuya pickup adına uygun bir persona sunarak taktiksel açıdan gereken ivmeyi kazanmasına yardımcı olur. Yani tutup sıfırdan başlamak zorunda kalmıyorsun, bizzat Tcma tarafından sunulmuş bir personayla temeli atma imkanın oluyor. Bunun üstüne de kendine uygun taktikleri geliştirerek ilerleyebiliyorsun.

Bu saydıklarımın dışında taktik verilmeye ıkınılması tamamen boştur. Yukarıda da değindiğim gibi kendi taktiklerini bulup uygulamak okuyucunun işidir. Çünkü içinde bulunduğun durumu aklınla en iyi analiz edebilecek kişi yine sensindir, dışarıdan bakan biri için senin kim olduğun, amacının ne olduğu, içinde bulunduğun şartlar gibi değişkenlerin çoğu karanlıktadır.
Kullanıcı avatarı
Lionheart
Çaylak
Mesajlar: 7
Kayıt: 19 Mar 2018, 18:36

#2

Okunmamış mesaj

Başlıkta tecrübe edilip anlaşılması gereken o kadar detay var ki tüm başlığı ancak alfa olduğunda anlayabilirsin.
Kullanıcı avatarı
mokokojo
1. Nesil
Mesajlar: 33
Kayıt: 18 Mar 2018, 14:56

#3

Okunmamış mesaj

Lionheart yazdı: 24 Mar 2018, 19:24 Başlıkta tecrübe edilip anlaşılması gereken o kadar detay var ki tüm başlığı ancak alfa olduğunda anlayabilirsin.
Kanka bırak alfa olmayı, süreçlerde o kadar kompleks gelişen olaylar var ki tcma bile olsan -olayların merkezinde tcma vardı normal olarak. bu yüzden tcmadan örnek veriyorum- cevabını açıklayamayacağın durumlar olabiliyor. Mesela tcma tanrısını bulmadan önce bile nasıl tanrının emirlerine uygun hareket etti ? Evet, alınterinin bir karşılığı olarak tanrının hediyesi ama tüm detaylarıyla bilemeyiz bu durumu. Mesela kardeşlik öğretiyi yalayıp yuttuğu için bir daha okumaya gerek duymuyordur. Şimdi buna çelişki mi diyeceğiz ? Burada nüans var. Kardeşlik başlığı tabii ki yalayıp yuttu ama süreçlerin, şartların nasıl müthiş bir şekilde defalarca üst üste geldiğini ayrıntılı bilemez. Bilmesine de gerek yok. Çünkü kardeşlik "bilinebilecek" tüm detayları biliyor. Cevabı olmayıp, tanrının bir hediyesi olan konularda "nasıl lan, nasıl" diye düşünmek gereksiz. çünkü bilemeyeceksin. bu yüzden tüm detayları bilmek imkansız ama gerekli olan tüm detayları bilmek mümkün.
Kullanıcı avatarı
Lionheart
Çaylak
Mesajlar: 7
Kayıt: 19 Mar 2018, 18:36

#4

Okunmamış mesaj

mokokojo yazdı: 24 Mar 2018, 23:32
Lionheart yazdı: 24 Mar 2018, 19:24 Başlıkta tecrübe edilip anlaşılması gereken o kadar detay var ki tüm başlığı ancak alfa olduğunda anlayabilirsin.
Kanka bırak alfa olmayı, süreçlerde o kadar kompleks gelişen olaylar var ki tcma bile olsan -olayların merkezinde tcma vardı normal olarak. bu yüzden tcmadan örnek veriyorum- cevabını açıklayamayacağın durumlar olabiliyor. Mesela tcma tanrısını bulmadan önce bile nasıl tanrının emirlerine uygun hareket etti ? Evet, alınterinin bir karşılığı olarak tanrının hediyesi ama tüm detaylarıyla bilemeyiz bu durumu. Mesela kardeşlik öğretiyi yalayıp yuttuğu için bir daha okumaya gerek duymuyordur. Şimdi buna çelişki mi diyeceğiz ? Burada nüans var. Kardeşlik başlığı tabii ki yalayıp yuttu ama süreçlerin, şartların nasıl müthiş bir şekilde defalarca üst üste geldiğini ayrıntılı bilemez. Bilmesine de gerek yok. Çünkü kardeşlik "bilinebilecek" tüm detayları biliyor. Cevabı olmayıp, tanrının bir hediyesi olan konularda "nasıl lan, nasıl" diye düşünmek gereksiz. çünkü bilemeyeceksin. bu yüzden tüm detayları bilmek imkansız ama gerekli olan tüm detayları bilmek mümkün.
Bir alfa kendini mükemmel olarak gördüğü ve bunu içselleştirdiği için doğal olarak her zaman kendisini en iyisine layık görecektir. Tanrının emirlerine uygun gitmesinin bir sebebi de budur. Bu da ayrı bir bakış açısıdır. Süreçlerin tcma tarafından kontrol edildiği ve mükemmel zihnini kullanarak gidişatı ve ufak hataları telafi ettiğini gördük. Buna Tanrı'nın hediyesi veya yardımı demek tek taraflı bir bakış açısıdır ve yeterli değildir . Tecrübe edildikçe zaten dediğin gibi gerekli bütün açılar yakalanabilir ve alfa açısından yeterli olabilir. Kalan ayrıntılar o konuya dair ilim içeren kitapları okuyarak pratiği kazanılabilir.
Saygılar
Kullanıcı avatarı
mokokojo
1. Nesil
Mesajlar: 33
Kayıt: 18 Mar 2018, 14:56

#5

Okunmamış mesaj

Lionheart yazdı: 25 Mar 2018, 00:00
mokokojo yazdı: 24 Mar 2018, 23:32
Lionheart yazdı: 24 Mar 2018, 19:24 Başlıkta tecrübe edilip anlaşılması gereken o kadar detay var ki tüm başlığı ancak alfa olduğunda anlayabilirsin.
Kanka bırak alfa olmayı, süreçlerde o kadar kompleks gelişen olaylar var ki tcma bile olsan -olayların merkezinde tcma vardı normal olarak. bu yüzden tcmadan örnek veriyorum- cevabını açıklayamayacağın durumlar olabiliyor. Mesela tcma tanrısını bulmadan önce bile nasıl tanrının emirlerine uygun hareket etti ? Evet, alınterinin bir karşılığı olarak tanrının hediyesi ama tüm detaylarıyla bilemeyiz bu durumu. Mesela kardeşlik öğretiyi yalayıp yuttuğu için bir daha okumaya gerek duymuyordur. Şimdi buna çelişki mi diyeceğiz ? Burada nüans var. Kardeşlik başlığı tabii ki yalayıp yuttu ama süreçlerin, şartların nasıl müthiş bir şekilde defalarca üst üste geldiğini ayrıntılı bilemez. Bilmesine de gerek yok. Çünkü kardeşlik "bilinebilecek" tüm detayları biliyor. Cevabı olmayıp, tanrının bir hediyesi olan konularda "nasıl lan, nasıl" diye düşünmek gereksiz. çünkü bilemeyeceksin. bu yüzden tüm detayları bilmek imkansız ama gerekli olan tüm detayları bilmek mümkün.
Bir alfa kendini mükemmel olarak gördüğü ve bunu içselleştirdiği için doğal olarak her zaman kendisini en iyisine layık görecektir. Tanrının emirlerine uygun gitmesinin bir sebebi de budur. Bu da ayrı bir bakış açısıdır. Süreçlerin tcma tarafından kontrol edildiği ve mükemmel zihnini kullanarak gidişatı ve ufak hataları telafi ettiğini gördük. Buna Tanrı'nın hediyesi veya yardımı demek tek taraflı bir bakış açısıdır ve yeterli değildir . Tecrübe edildikçe zaten dediğin gibi gerekli bütün açılar yakalanabilir ve alfa açısından yeterli olabilir. Kalan ayrıntılar o konuya dair ilim içeren kitapları okuyarak pratiği kazanılabilir.
Saygılar
Tcma başlığı yazmaya başladığı zaman öğretide zaten derin olduğu için bir şey yapmasına gerek yoktu. Yani adam hayatta derinleşmenin davranışlarına yansıyacağını biliyordu bu yüzden başlığı yazarken eğlencesine bakması yeterli oldu. E hayata dair hakikatleri böyle sistematik bir şekilde aktarmak içinse müthiş olağanüstü ihtimallerin/şartların yüzlerce-binlerce kez üst üste gerçekleşmesi lazım. Yani resmen öğreti tcmaya yaşantısı yoluyla öğretildi. Bu yüzden bazı süreçleri açıklamak felan zor ve gereksiz. doğru soruları sorarak gerekli tüm detayları kavrayabiliriz. Kardeşlikte başlığı, süreçleri vs vs adı gibi biliyordur ama açıklayamayacakları kompleks süreçlere de tesadüf deyip geçecek değiller.
Kullanıcı avatarı
hoca dehanni
Silik
Mesajlar: 250
Kayıt: 18 Mar 2018, 15:28

#6

Okunmamış mesaj

Lionheart yazdı: 24 Mar 2018, 19:24 Başlıkta tecrübe edilip anlaşılması gereken o kadar detay var ki tüm başlığı ancak alfa olduğunda anlayabilirsin

Bir alfa kendini mükemmel olarak gördüğü ve bunu içselleştirdiği için doğal olarak her zaman kendisini en iyisine layık görecektir. Tanrının emirlerine uygun gitmesinin bir sebebi de budur. Bu da ayrı bir bakış açısıdır. Süreçlerin tcma tarafından kontrol edildiği ve mükemmel zihnini kullanarak gidişatı ve ufak hataları telafi ettiğini gördük. Buna Tanrı'nın hediyesi veya yardımı demek tek taraflı bir bakış açısıdır ve yeterli değildir . Tecrübe edildikçe zaten dediğin gibi gerekli bütün açılar yakalanabilir ve alfa açısından yeterli olabilir. Kalan ayrıntılar o konuya dair ilim içeren kitapları okuyarak pratiği kazanılabilir.
Saygılar
Kanka tespitin tam doğru değil. Öncelikle evet bir omega-alfa omegadan, omega da omega-betadan, omega-beta da betadan daha iyi anlar (sonra hepsi uşağa). Ama alfalık aklın keskinliğinin geleceği son nokta değildir çünkü yaşın ilerledikçe tecrüben, birikimin artar. Yaşın da gerektirdiği büyüme süreçleri var. Yani birinin 16 yaşındaki alfasıyla 30 yaşındaki bir olmaz tabiki. Yani hacının anlattığına göre tcma bile sonradan kendi öğretisinden daha önce çıkarmadığı şeyler çıkarmış. Demekki tcma 16 yaşında alfa değilmiş başlığı tam anlamamış mı diyeceğiz?
Kanka bide tanrıya inanıyosan bilirsin ki her oluş tanrıdandır. Hepsi belli bi düzendedir senin yaşadığın olayların bi anlamı vardır. Tanrının her zaman denklemin içinde olduğunu bilirsin bu nedenle tanrının yardımı değildir tcma çok harika olduğu için böyle oldu demek saçma geliyo bana. Evet tcma çok üstün yapıtları ortada ama sanki anlattığı gerek tiyatral gerek doğrudan öğreti verdiği yazıları bi insanın hayatını adabileceği en yüce amaca bağlanıyo. Cidden hayret verici bi durum.
Alfa mükemmeldir en iyisine layıktır bu düşünceyi içselleştirir yazdın da mükemmellik dediğin şey her şeyi kusursuz yapabilmek herkesi dövebilmekse bu öyle bi şey değil kanka. İnsan olmanın getirisi olarak peygamber de olsan tcma da olsan hata yaparsın gayet doğal bu. Ben bu yazdığın biçimden alfanın büyük bi egoya sahip olduğunu düşündüğünü çıkarıyorum çıkarımım yanlışsa uyar beni.
Kullanıcı avatarı
Lionheart
Çaylak
Mesajlar: 7
Kayıt: 19 Mar 2018, 18:36

#7

Okunmamış mesaj

hoca dehanni yazdı: 25 Mar 2018, 00:49
Lionheart yazdı: 24 Mar 2018, 19:24 Başlıkta tecrübe edilip anlaşılması gereken o kadar detay var ki tüm başlığı ancak alfa olduğunda anlayabilirsin

Bir alfa kendini mükemmel olarak gördüğü ve bunu içselleştirdiği için doğal olarak her zaman kendisini en iyisine layık görecektir. Tanrının emirlerine uygun gitmesinin bir sebebi de budur. Bu da ayrı bir bakış açısıdır. Süreçlerin tcma tarafından kontrol edildiği ve mükemmel zihnini kullanarak gidişatı ve ufak hataları telafi ettiğini gördük. Buna Tanrı'nın hediyesi veya yardımı demek tek taraflı bir bakış açısıdır ve yeterli değildir . Tecrübe edildikçe zaten dediğin gibi gerekli bütün açılar yakalanabilir ve alfa açısından yeterli olabilir. Kalan ayrıntılar o konuya dair ilim içeren kitapları okuyarak pratiği kazanılabilir.
Saygılar
Kanka tespitin tam doğru değil. Öncelikle evet bir omega-alfa omegadan, omega da omega-betadan, omega-beta da betadan daha iyi anlar (sonra hepsi uşağa). Ama alfalık aklın keskinliğinin geleceği son nokta değildir çünkü yaşın ilerledikçe tecrüben, birikimin artar. Yaşın da gerektirdiği büyüme süreçleri var. Yani birinin 16 yaşındaki alfasıyla 30 yaşındaki bir olmaz tabiki. Yani hacının anlattığına göre tcma bile sonradan kendi öğretisinden daha önce çıkarmadığı şeyler çıkarmış. Demekki tcma 16 yaşında alfa değilmiş başlığı tam anlamamış mı diyeceğiz?
Kanka bide tanrıya inanıyosan bilirsin ki her oluş tanrıdandır. Hepsi belli bi düzendedir senin yaşadığın olayların bi anlamı vardır. Tanrının her zaman denklemin içinde olduğunu bilirsin bu nedenle tanrının yardımı değildir tcma çok harika olduğu için böyle oldu demek saçma geliyo bana. Evet tcma çok üstün yapıtları ortada ama sanki anlattığı gerek tiyatral gerek doğrudan öğreti verdiği yazıları bi insanın hayatını adabileceği en yüce amaca bağlanıyo. Cidden hayret verici bi durum.
Alfa mükemmeldir en iyisine layıktır bu düşünceyi içselleştirir yazdın da mükemmellik dediğin şey her şeyi kusursuz yapabilmek herkesi dövebilmekse bu öyle bi şey değil kanka. İnsan olmanın getirisi olarak peygamber de olsan tcma da olsan hata yaparsın gayet doğal bu. Ben bu yazdığın biçimden alfanın büyük bi egoya sahip olduğunu düşündüğünü çıkarıyorum çıkarımım yanlışsa uyar beni.
Merhaba , ben aklın keskinliğinin geleceği son nokta dememiştim sadece alfa olmaktan bahsediyordum . Alfa çok önemli bir basamaktır . Çünkü ''altın vuruş'' tüm korkulardan arınıp alfa yeteneklerinin serbest kalmasını sağlar . Ayrıca zihni mecazen açarak aklı çok hızlı bir şekilde keskinleştirmeni sağlar ve hayata farklı bir gözle bakarsın . Yani asıl mesele ''altın vuruş''tur. Beta-omega-alfa basamak halinde değildir. Tcma 'nın yazdıklarını incelediğimde ''a.v.'' öncesi beta-omega idi. Belki a.v. 'a yakın bir zamanda omega-alpha'ya hızlı bir şekilde geçmiş olabilir fakat derinden incelediğim için başlık ve yazılar bunu göstermiyor . Gözden kaçırdığım bir yer olursa belirtirsin . Yani altın vuruş peşinde ''uyanıq jackal'' gibi anlaşılmak istemiyorum . Ama bu yetenekleri kazanmak istiyorsanız tek yol bu . Sizin bakış açınıza ve ne istediğinize bağlı . Yine dediğim gibi ''a.v.'' ile birlikte alfa olması ve başka bir sürü getirileri onu zaten mükemmel olmaya programladı . Kendini mükemmelliğe programlayan ve bunu ruhundan kesin bir şekilde bilen insanın ürünleri ortada demek istedim . Kusursuz veya hatasız demedim . ''a.v.'' un getirileri olarak açıkladım şimdi. ''Ego'' olarak değil , mükemmel bir özsaygı bir insana her yönden faydalı olacaktır . Sokakta yatan bir evsiz de olsan senin ne olacağını benliğin hakkında ki düşündüklerin belirler ve seni ona programlar . Hatta düşündüklerini de çekersin , sonra niye böyle beter bir durumdayım diye düşünürsün . Altın vuruş peşinde ki hasta acizlerle karşılaştırmayalım yine de.
Saygılar
Cevapla Önceki başlıkSonraki başlık