Jordan Peterson Tartışma Analizi

"Bir adamın büyü dediği şey, diğer adamın tekniğinden ibarettir." -Robert Heinlein

Moderatör: Co-Moderatör

Kullanıcı avatarı
Bold
Sürgün
Mesajlar: 267
Kayıt: 04 Haz 2018, 17:45

#1

Okunmamış mesaj

Şurada bahsettiğim betaların sık sık yaptığı çarpıtmalara örnek olarak Jordan Peterson'ın bir kadınla yaptığı canlı tartışmayı analiz edelim.



Şimdi reelde yapacağın tartışma ile sanalda bariz farklılıklar var. Sanalda yazdıklarını baştan sona analiz edip karşıdakinin ne mal olduğunu okuyabilirken yaptığı çarpıtmaları, mantıksaf safsataları rahatça görebiliyorsun. Reelde ise dinamiklar daha farklı. Beta yine çarpıtıyor, duygusal olarak çalkantıya giriyor fakat bunu çok geç olmadan hızlıca okuyup tespit etmelisin. Biri sana saldırıyorsa kelimeleri manipule edebilir, ses tonu agresifleşip daha saldırgan bir tavra bürünür, beden dilinde rahatsızlıklar sezersin vs.

1- Attacking the straw man / korkuluğa saldırmak:

Burada beta hayali bir karakter yaratarak sanki söylenilenleri kendi yanlış algısındakiymiş gibi saptırmaya çalışır. Söylediğin sözleri asıl anlamından çarpıtarak daha da basitleştirerek yanlış genellemelere gidebilir. Burada senin kötü biri olduğu menfaatine yenik düştüğü için gerçeklikten uzak olan temennileri gerçek olarak algılayarak rahatlamak ister.

1.00: "itiraf ediyorsun ki seni çoğunlukla erkekler izliyor..." derken "itiraf" kelimesi radaraltı biçimde JP'nın aslında bir yanlışını kabul ettiğini ima ettirmek adına koyulan bir tuzak. Devamında "Seni çoklukla erkeklerin izlemesi rahatsız ediyor mu? Bu biraz ayrımcı değil mi?" ile bunu pekiştiriyor. Yani sana saldıracak olan daha önceden bunun yolunu bir şekilde yapmaya çalışıyor kelimesel ve algısal bazda. Bunu ayıktığın an önlemini alacaksın. Bir yanlış yapmış olduğundan değil fakat temennileri ile seni o saldıracağı "korkuluk"a dönüştürmesine izin vermemek için. Bu tartışmada da kadının bariz kullandığı bir kalıp var "So, you're saying...", "Yani demek istiyorsun ki..." İşte burada çarpıtma çanları çalıyor, kadın JP nin sözünü alıp eğip büküp aslında kast etmediği bir algı yaratarak saldıracak. Bunu da fazla basite indirgeyerek yahut olayı yanlış nitelemeler kullanarak kolayca yapabilir. Yapılacak olan dikkatlica dinleyip JP'nin yaptığı gibi, "Hayır, benim aslında dediğim şuydu..." diyip gerçeği dile getirmek.

2.11: Kadın, "hadi şunu anlayalım, şimdi sen toplumumuzu istakozlarınki gibi mi düzenleyelim istiyorsun?" diyerek JP'nin metaforik örneğini çarpıtıyor. JP bir kitabında istakozlarda da hiyerarşik düzenin postürlerine ve hormonal durumlarına göre düzenlendiği ile ilgili bilgiler veriyordu. Kadın da bunu basitleştirerek "istakoz gibi mi yaşayak hamuq?" diyerek çarpıtıyor. JP de aslında söylediğinin insanlar hayvanların yaşamında hiyerarşik bir düzenin kaçınılmaz olduğunu tekrar ediyor.

2- Önkoşullu Sorular

Buna ek olarak satışlarda dönem manipülasyona videodaki eleman örnek veriyor. Araba satın alırken bir anda satıcının "peki iç döşemeniz ipek mi deri mi olsun?" diye alacağını kabul ettiğini varsayan, ön kabulu olmuş tarzda sorular sorarak satışı bir an önce bitirmeye çalışabilir.

3.50: "Kadınlar neden böyle şeylere tahammül etmek zorunda olsunlar?" tarzı bir soru geliyor. Burada ön koşullar kadınların bir şeylere tahammül ettikleri ve JP'nin kadınların birşeylere tahammül etmeleri gerektiğini beyan etmesi. Bu soruyu direkt olarak cevapladığınızda tuzağa düşersiniz ve söylemediğiniz bir şey yüzünden haksız duruma düşebilirsiniz. Tam olarak burada "söylenmeyenleri" fark edip açığa çıkarmanız gerekli -tcma da bir yorumu övercesine bakın bu adam söylemediklerimi bir yerden tutmuş, ben bir şey anlatmam siz anlam yüklersiniz derken aslında "altyazı"dan birçok şeyin çıkarılabileceğini söylüyordu. Genel olarak iletişimde de aslında demek istenileni, asıl nedeni anlayıp ona göre şerbeti dayamak gerekir- JP da buna derhal müdahale ederek, "neden kadınlar bir şeylere tahammül etsinler ki? Ben böyle bir şey iddia etmedim" diyor.

4.25: Kadın bu sefer "Şimdi takipçilerine tacizi bırakın, öfkeyi bırakın mı demek istiyorsun?" diyerek takipçilerinin ön koşul olarak taciz eden ve öfkeli olduğunu kabul etmesini söylüyor. Yine JP buna direkt olarak cevap verirse tuzağa düşer bu sebeple yanlış önermeleri belirtmek zorunda. Verirse nolur? Sözsüz olarak bu önermelerin doğru olduğunu kabul ederek takipçilernin tacizci ve öfkeye meyilli olduğunu onaylar. Ne yazık ki beta sıçıyor ve sıçtığını biz temizlemek zorundayız beyler sad but true :(

6.13: Kadın komboya başlıyor ve bu ön koşullu soruları git gide büyütüyor. Burada tcma'nın zamanında verdiği bir taktik vardı -gözümde canlanır o koca maziiii ehuhehe evet hala adamın 16 yaşında verdiği taktikleri kullanıyoruz- Dişinin oyununa dahil olmaktansa, o oyunu oynama minvalinde uyarıyordu. İşte JP burada kadının bu çarpıtmaya yönelik sorularla kombo yapışına katılıp odağını kaybederek tek tek cevaplar vermek yerine editörün "smash technique" dediği şekilde bir çırpıda alayını bir kenarı fırlatıyor. Gülerek konuşmanın gerginliğini azaltarak kadının yaptığının aslında ne kadar gülünç olduğunu gösteriyor, aynı zamanda da konuşmanın ritmini yavaşlatarak "hadi şu sorulara bir tek tek bakalım" edasıyla kontrolü ele alıyor.

Son bölümde ise tartışmayı kazanmak için JP'nın nasıl bir strateji izlediğinden bahsediliyor. Burada düşmana saldırmak yerine ona somut kanıtlarla deliller sunan bir JP izliyoruz. Tahmin edin kim zamanında bizle bu öğretiyi paylaştı?

"Savaşırken olgun ol...
düşmanına doğruyu öğret...
ve ona saldırma ; fakat onu yen... ''

Bir yerde 1 milyar yılın üçte birinden bahsederken bunun karşıya tam duygusal olarak nüfuz etmemisinden dolayı "o zaman ağaçlar bile yoktu" diyerek karşı tarafın anlamasını kolaylaştıracak somut bir örnek veriyor. Ve kadını yanlış olduğunu ikna etmek yerine aslında aynı şeyi söylediklerini ona gösteriyor. Kadının yaptığı saldırıları ve gerçeği bulma konusundaki agresif tavrını ona sunarak "bak, sen de aslında aynı şeyi yaptın, senin buna hakkın var mıydı?" diyerek, tabiri caizse mat ediyor. Kadın burada reddederse gerçeği konuşma konusunda karşıdakini rencide edebilmeyi göze almasıyla yani yaptığı onca şeyle çelişmiş olacak. İnsanın tutarlı olma konusunda korkunç bir arzusu var, JP de bunu çok zekice kullanarak iknasını tamamlıyor. 10.09: GOTCHA! ehuhehe.