Bilinçaltı Eşiği

"Bir adamın büyü dediği şey, diğer adamın tekniğinden ibarettir." -Robert Heinlein

Moderatör: Co-Moderatör

Kullanıcı avatarı
hoca dehanni
Silik
Mesajlar: 250
Kayıt: 18 Mar 2018, 15:28

#1

Okunmamış mesaj

http://kancik.sozlukspot.com/w/bilin%C3 ... 9Fi%C4%9Fi

Burada bahsedilen olay saha görevi sürecince yaşanıyor mesela. Saha görevini yaparken hani bir süre sonra otomatiğe bağlarsın, her şey daha yapılabilir gelir başkalarının ne tepki vereceğini düşünmeyip yardırırsın felan işte bu alfa frekansına geçtin yani ego ekarte edildi demek, bu sırada kendine verdiğin telkinler daha iyi işler bünyeye. Tcma başlıkta bu konuya da el atıyor, saha görevleri süresinde her görev sonrası için sağlam telkinler yazıyor. Görevi doğru düzgün yapıp egoyu adamakıllı ekarte ettikten sonra da tcma’nın o yazıları insanı uçuruyor -şahsen iki kez bir haftalığına önceki halime göre uçmuştum yani her şey kolay, yapılabilir geliyordu felan-. Bu büyük etkinin ise çok büyük bir kesime geçici olarak etki ettiğini düşünüyorum çorak araziden dolayı -tabi o büyük etki sönse de egonu yıktığın için yıkmadığın haline göre daha iyi durumda oluyorsun-.

Asıl olay ise aklını güçlü tutup bu yolda yürütüp bu yoldaki insanlarla destekleşip sporuna beslenmene dikkat edip gereken şekilde flört edip genel olarak disiplinini bozmadığın sürece günlük hayatta, antrenman sonunda, sıkıntılarla karşılaşınca sabredip vesveseler geldiğinde bu vesveseleri yendiğinde gerçekleşiyor, pozitif telkinler şelale gibi akıyor, serpiliyorsun –telkinlerin aktif olarak bir kağıttan okunmasına gerek yok kendi kendine söylediğin olumlu sözler yetiyor-. Yani sen doğru yolda olduğun sürece kendine ne yapıp yapmaman gerektiğini, neye ihtiyacın olup olmadığını telkin ediyorsun, kendinin değerli olduğunu kendine kanıtlamış oluyorsun, vücut da kendini buna göre ayarlıyor ve gittikçe gelişiyorsun. Momentumu alıyorsun ve pozitif telkinleri almaya müsait oluyorsun. Momentumunu bozduğunda ise vücudu resmen bir ego kabuğu bağlamaya başlıyor ve momentumu kazanmaya başlayana kadar pozitif telkinlere kapalı oluyorsun tam tersine pişmanlıkla beraber negatif telkinler bacayı sarıyor. Yani hem aklını kullanmayıp boş şeylere dalıp hem de “ben mükemmelim, her şey benim kontrolümdedir” şeklinde istediğin kadar telkin okumaya ıkın bir cacık olmaz içten içe öyle olmadığını biliyorsun çünkü. Kendi kendine doğru yolda olduğunu yaşamınla kanıtlamalısın ki vücut da kendini ona göre programlasın.