Saha Görevi-2 Remastered

Moderatör: Co-Moderatör

Kullanıcı avatarı
hoca dehanni
Silik
Mesajlar: 250
Kayıt: 18 Mar 2018, 15:28

#1

Okunmamış mesaj

Saha Görevi-2

Önceki görevlerde reddediliş olayını bir türlü yapamıyordum,
[mention]hellsbells[/mention]'ten ilham alarak sonunda kafama oturttum nasıl yapacağımı.

Açılışı yaparken biraz zorlandım, karnıma biraz ağrı giriyordu, klasik alışma süreci. Kafede ders çalışan 2'li grup gördüm ve kafamın içindeki sesleri susturarak yanlarına yaklaştım.

Ben: B
Kız1: K1
Kız2: K2

B: Selam kızlar kolay gelsin.
(Biri bıyıklıydı diğeri de güzel değildi ancak dışardan öyle görünmüyordu :/ bıyıklı olan -K1- ben oturup muhabbet açınca klasik kezo şaşırma hareketini yaptı)
K1: .s.s tanışıyor muyduk?
B: Yok öyle muhabbete geldim tanışmıyoruz. Napıyorsunuz?
K2: Ödev hazırlıyoruz.
B: Hmm bölümler ne?
K2: XXX
(Biraz sessizlik)
B: Muhabbet etmeye meraklı değilsiniz sanırım.
K2: Normalde ederiz de ödev acil onu yetiştiriyoruz.
B: Tamam o zaman sonra görüşürüz.

Açılışı yapıp ilk mahmurluğu aşınca kendimden daha emin yardırmaya başladım, tek başına kahve içen birini gördüm.

B: Selam napıyorsun?
K: (Sessizlik)...
B: Öyle muhabbet etmeye geldim sınavım var onu bekliyorum dolanıyordum.
K: Haa öyleyse oturuyordum bende
(Sanki başka bir şey yapma potansiyelim varmış gibi muhabbet edeceğim deyince rahatladı)
K: (İmalı bakışlar) Bu katta mı dolanıyordun yani?
B: Evet öyle kafa dağıtayım diye. Hangi bölümdesin?
K: Endüstri sen?
B: XX ben de
(Burada bir şeyler içelim diyecektim ki önümüzden biri geçti)
K: Aaa hocam geldi ben derse gitmeliyim.
B: Tamam görüşürüz.

4'lü masada 2 erkek 1 dişi vardı ve arkadan güzel görünüyordu. Birbirleriyle alakaları var mı dedim erkekler kendi halinde gibiydi. Normalde yapamazdım ancak burada kendimi aştım ve 2 erkeğin yanında dişiye yaklaştım.

(Gittiğimde çocuklar oyun oynuyorlardı ve baya kitlenmişlerdi ve dişi harbiden hoştu -genelde böyle arkadan yaklaşınca ancestor of the kezbanuslara denk geliyordum)

B: (Fısıldayarak) Selam , boş musun?
K: Evet.
B: O zaman bi kahve içmek ister misin?
K: (Biraz baktı) Hayır.
B: Peki görüşürüz.

Buraya not düşmek istiyorum biraz giriş yapıp sonra teklif yapmak daha mantıklıydı görevin daha verimli olma açısından, olay tabiki reddedilmek ancak normal şartları oluşturup reddedilmek. Yani en azından bir kendini tanıtıp 30-40 saniye konuşulabilirdi. Ancak kendimi aştım ve benim için + garizma points.

Daha sonra uzaktan korkulukların orada birini telefona bakarken gördüm, uzaktan çok belli olmuyordu net olarak kezban değildi, şansımı denemek istedim

(Kahve içiyordu)

B: Selam napıyorsun?
K: (Şaşkın bakışlar) İyii sen?
B: Öyle bir baktın ki sanki hayatında ilk defa erkek görüyorsun.
K: Ha yok şaşırdım biraz.
B: Ee nasıl gidiyor bölüm ne?
K: XX sen?
B: XX.
(Muhabbet hiç ilgimi çekmemişti, kız da ortalamaydı yani, yine de görev adetini bozmayayım dedim)
B: O zaman bana da bi kahve ısmarlamak ister misin?
K: Immm... Hayır.
B: Peki görüşürüz.

Oturan 2'li grup gördüm.

B: Selam kızlar napıyorsunuz?
(Bön bön bakmalar)
K1: (Kısık sesle) İyi oturuyoruz.
B: Benim de sınavım vardı da stres atıyorum böyle muhabbet ederek.
K1: Hmm iyi.
B: Ee bölümler ne? Gerçi bu katta oturduğunuza göre belli zaten.
(Mal mal bakışlar)
B: Muhabbetinizi beğenmedim gidiyorum ben görüşürüz.

Şimdi farklı bir olay oldu. Bahsetmeden önce bazı şeyleri açıklayayım, bu konuda sizin fikirlerinizi de merak ediyorum. Mesela kendi kampüsümde saha görevi yapmaya biraz çekiniyorum malın biri denk gelir, tanıdık biri/tanıdık birinin tanıdığı gelir mal mal konuşur sonra başım ağrımasın istiyorum -geçen dedim ne olabilir yani koskoca okul kim tanıdık olsun veya ne olabilir diye vs gittim kitap okuyan birinin yanına muhabbete girdim 1 dakika sonra sevgilisi geldi, şükür kız çok iyi niyetliydi hiç öyle saçma hareket yapmadı sevgilisi de bizi önceden tanışıyoruz sandı elimi sıktı felan ben sizi rahatsız etmeyeyim deyip kalktım. Neyse ucuz kurtuldum bir problem olmadı ancak şöyle bir durum oldu, ertesi gün kütüphane önünde ikisinin önünden geçtim ister istemez tedirgin oldum biraz korktum.-

Olaya gelirsem görevi yapacağım yer küçük bir kampüs ve eski tanıdıklarla karşılaşma ihtimalim vardı ve içten içe çekiniyordum -mesela ben birilerine yaklaşırken beni izleyeceklerini düşünüyordum veya yanlışlıkla tanıdık bir dişiye denk gelmekten korkuyordum sahada-.

2'li ders çalışan kız grubu gördüm önce hafif uzaktan ön cepheden baktım biri güzeldi.

B: (Arkalarından yaklaşıp) Kolay gelsin kızlar.
(Arkalarına hızlı bir şekilde döndüler ve o güzel olan dediğim kızı liseden tanıyordum... O da beni tanıyordu ancak alt dönemdi muhabbetimiz yoktu. Resmen korktuğum, içten içe çekindiğim şey başıma gelmişti beynimden 1ms içinde "hassiktir... sıçtık" düşüncesi geçti. Şok oldum... way aq...)
K1 -tanıdığım- : Aaa ben seni bir yerden tanıyorum.
B: Evet ben de seni tanıyorum ben X (yaşadığım şoktan dolayı teklemedim ve kasılmadım en azından gayet rahattım muhabbet ederken). Bizim X'i bekliyorum sınav için tanıyorsundur sıkıldım ben de öyle muhabbete gelmiştim ama beklemiyordum böyle.
K1: Sen beni gördün mü -heralde bilerek mi yanıma geldin demek istedi-?
B: Ya uzaktan baktım tanıdık geldin, sizin de tarih çalıştığınızı gördüm -nereden görebilirim amk- biraz da küçük duruyordunuz geldim.
(Gülüşmeler)
K1: Anladım hangi neredesin sen?
B: X'te X'teyim.
K2: O zaman neden buradasın -aklınca bozmaya çalışacak ibiş- ?
B: Dedim ya arkadaşımı bekliyorum diye.
K2: Ha tamam.
B: -K1'e- Yanın boş mu oturayım şuraya (dedim ve oturdum).

Sonra 5-6 dakika liseden, genel olarak vs muhabbet ettik ben güzel muhabbet olunca madem görevdeyiz numarasını alayım dedim. Şu notu da düşeyim ara ara sessizlik oldu ben o aralar olunca dedim harekete geçeyim ancak bir yanım "yapma" diyordu, biraz daha düşündüm birkaç 5-6 saniyelik sessizliğin ardından

B: Numaranı versene bi ara takılırız (dedim ve telefonda numara kısmını ona gösterdim).
K1: (Ben bunu yaparken ııı'lamaya başlamıştı yaklaşık 10 saniye ııı'ladı) Iıııııııııııııııııııııı benim sevgilim var .s.s
B: Hmm tamam o zaman.
K1: Belki tanıyorsundur.
B: Yok ilgilenmiyorum, sevgilin olmasa içerdik bir şeyler görüşürüz.
(K1 içerdik gibisinden bir şey dedi tam duymadım)

Muhabbet arasında da şu oldu onu da yazayım.

(Aradaki bir sessizlikte K1 ve K2 konuşurken)

K1: Bla bla (duymadım burayı).
K2: Ya bozacak bir şey bulmaya çalışıyorum bulamıyorum -amk kezosu-.

Şöyle bir şey de oldu

K1: Senle bizim hiç muhabbetimiz olmadı dimi?
B: Yok senin yanındakiler genelde benim arkamdan konuştuğu için kulağımın çınlamasından şeyapamıyordum.
K1: (Gülüşme) Ya evet özellikle X'i kastediyorsun değil mi?
B: Hayır ama o da konuşuyormuş demek ki.
K2: Niye sen çok mu önemli birisin?
B: Hayır ben normal biriyim ama insanlar çekemiyordu.

Beyler burayı elbette bir şeyler çıkardığım için yazdım. Yani K2'nin kafasında belli algoritmalara göre bir kanı oluştu mesela benim hakkımda "arkasından konuşuluyor o zaman önemli biridir vs". Belki de sadece bozmak için beni yemliyordu -düşük ihtimal olduğunu düşünüyorum-. Belki ikisi birden -bu daha yüksek ihtimal-.

Oradan ayrılınca üzerimde garip bir his vardı. İçimden hay amk X'e denk geldik diyordum. "Keşke numarasını o şekilde istemeseydim veya şöyle şöyle deseydim daha iyi olurdu" gibi şeyler kafamdan geçiyordu biraz da korktuğum şey başıma gelince o şokun etkisiyle keyfim kaçmıştı ve sahaya devam etmeye çekiniyordum.

Daha sonra üstümdeki bu gerginliği-keyifsizliği atabilmek için devam ettim dışarıda tek başına oturan birini gördüm.

B: Selam napıyorsun?
K: İyi oturuyorum öyle.
B: (Hafif fısıldayarak) Sevgilini felan beklemiyorsun dimi?
K: Yok hayır.
B: Ee nasıl gidiyor hangi bölümdesin?
K: X'teyim sen X'te misin?
B: Yok X'teyim ben, sınavım var da böyle stres atıyordum.
K: Ben X bu arada.
B: Ben de X.
K: Ne sınavı var?
B: Tarih.
K: Gerçi tarihmiş çok da önemli değil.
B: Evet de işte... Sen napıyorsun?
K: Benim de dersim vardı aslında ama gitmedim şimdi 1 saat sonra arkadaşım gelecek onu bekleyeceğim.
B: Tamam o zaman bir kahve içmek ister misin?
K: Immm hayır.
B: (Yine hafif fısıldayarak) Emin misin?
K: Evet.
B: Peki görüşürüz.

Beyler şimdi burada genel olarak yaklaşırken, konuşurken günün başındaki rahat ben gitmişti çekingen biri gelmişti. Muhabbette "sevgilini beklemiyorsun değil mi" demem ruh halimi size gösterecektir. Yani hala o gerginlik üzerimdeydi, hatta aklımdan "kız beni neden reddetti, acaba saçım 3 numara diye mi?, saçımı şeyapmasaydım reddetmezdi heralde" tarzında kuruntular geçiyordu. Mesela o şoktan sonra dolanırken felan numarasını istediğim dişinin o taraftan geçmeye çekiniyordum, arkamdan bir gülme sesi duyduğumda korkuyla arkama bakıyordum acaba o mu diye, böyle sanki ben rezil olmuşum da -mesela numarasını istediğimde sevgilim var diyince sanki ben ezik bir konuma girmişim gibi düşündüm- koridorda tekrar karşılaşsak ben dayanamayacakmışım gibi. Aynısı son dişide de oldu. Ben de oturdum bir yere önce bunların kuruntu olduğunu ve genel olarak niye böyle hissettiğimin nedenini düşünmeye başladım.

O şok etkisiyle -yani korkulan şeyin bir anda başa gelmesiyle- bu karamsarlığa büründüğümü düşünüyorum. Yenmem gereken bir korkuydu ve yüzleşmeliydim bununla o açıdan güzel oldu tabiki. Mesela şöyle düşünüyordum ben saha görevi yapıyorum o an yandan tanıdık biri beni görüyor sohbeti duyuyor benim hakkımda abaza etiketi oluşturuyor sonra adım duyuluyor böyle felan korkular bu şekilde oluyordu yani. Sen kendin olduğun sürece tanıdık birine saha yapmanın da korkulacak bir tarafı yokmuş -buradan zorunlu çevrede soğuk yaklaşım yapıyor gibi takılın farketmez gibi bir anlam çıkmasın-, ayrıca zorunlu çevredeki sosyal dinamikleri etkilemesi dışında -mesela beğenilen birinin sizin hakkındaki iyi/kötü düşüncesi bir grubu etkiler ona göre tavır alırlar onu kastediyorum yoksa siz siklemedikten sonra kimsenin nerede olursa olsun ne düşündüğü önemli değil sizi ezik görmeleri felan- gerek eski tanıdık olsun, gerek başkası olsun hakkınızda ne düşündüğünün önemi yok.

Malum olaya kadar patır patır yardırıyordum, rahattım ve bence görevi gerektiği gibi yapıyordum, önceden yapamadığım şeyleri yapıp kendimi aşıyordum öyle söyleyeyim dedim sonra biri gelip "kanka burada kıza soru sormuşsun onay beklemişsin o nedenle reddetmiş orada takla atsaydın kız seni kabul ederdi" tarzında şeyler yazmasın çünkü önemli olan motivasyondur ve olay karşıdakiyle ilgili değildir. Özellikle bahsettiğim olayla ilgili olarak yapıcı eleştirirseniz sevinirim.
Kullanıcı avatarı
belikebond
1. Nesil
Mesajlar: 201
Kayıt: 18 Haz 2018, 02:17

#2

Okunmamış mesaj

Şu kıza açılmadan önceki veya sonrasındaki düşüncelerin, bahsettiğin o korkular karın ağrısı, insanlar ne düşünüyor muhabbetinin bir kısmı doğal ve yazılımsal bir olay. Eskiden gruplar halinde erkek ve dişiler olarak yaşadığımız için eğer bir erkek gidip bi dişinin yanında başarısız olursa bu onun soyunun kuruması anlamına gelirdi. Bir nevi hadım olmuş gibi. Diğer dişiler tarafından hiç bir şansınız kalmazdı. Şuanda da duygularımız bu yönde hareket ettiği için tanımadığın bir dişi tarafından reddedilince bir daha üreyemeyecekmişsin gibi muamele ediyor vücuduna. -Bunun aynısı dişilerde de vardır. Tam seksten öncesinde direnç çıkarma. Çünkü onlar için daha zahmetli bilmem ne- Bunun için pua cıların 3 saniye kuralı var bunu önerebilirim. -Gördüğün gibi yaklaşmak- Ama pek de gerekli değil. Eski çağda yaşamıyoruz biraz karnın ağrır geçer.

Şimdi şu açılışlarda daha önce tartışmıştık ama deyinmeden edemeyeceğim. Sohbetlerin hiçbirinde karakterini sergilemene izin vermemişler. Kanka bir şeyleri farklı yapmalısın ki izin versinler. -yaptığın ödeve hiçbir saygısızlığım yok taşşak ister yürek ister hemde geliştirir, takık olduğum nokta teknik sadece- Neden '' sevgilim var'' veya kahve veya tel isteyince '' işim var .s'' dediklerinin nedenlerini sende biliyorsundur e bu nedenlere dokundurmadan sıvışman lazım bee oluum. Onun peşinde olmadığını göstermelisin ki karakterini sergilemene izin versinler. Direk napıyorsun dediğinde beyinde '' Neden ben ?'' veya uç bi cümle ama özetlemesi açısından ''Gerçekten ne yaptığımı bilmek mi istiyor yoksa beni sikmek mi ?'' düşünceleri belirmez mi sencede ? Reddedilme görevinde ilk cümleni söylerken reddedildin yani. Açılışı sanki o cümleyi kampüsteki 1000 kişiyede sorabilirmişsin/söyleyebilirmişsin gibi yapmalısın ki sonrasında dönüp takır takır muhabbeti sürdürüp karakterini sergileyebilesin. Sizin hiçbir özelliğiniz yok tarzı. Taktiklerin anasına küfrettiğini biliyorum :) o yüzden birşey söylemeyeceğim ama ana fikir bence mantıklı Hoca.
Kullanıcı avatarı
Kai
1. Nesil
Mesajlar: 58
Kayıt: 18 Mar 2018, 16:27

#3

Okunmamış mesaj

O travmadaki duygusal yoğunluğun katlana katlana gelmesi çok önceden yaşadığın bi olayla başlayıp sonrasında iblis veya genetik yatkınlık veya daha sonra aynı olayın benzer versiyonlarını yaşaman yoluyla iyice katlanıyor ki bunu biliyorsundur. Çocukluğuna dönüp sende etki bırakan olayları hatrına getirip bi benzerlerini kafanda yaşatmanı tavsiye ederim çünkü şuan yaşadığın şeylerin kökü genelde orda yatıyor yani bi nevi küçük hoca dehhaniyle büyük hoca dehhani kırması gibi bi durumdasın. O anki yaşadığın duyguları,ezilmişlikleri hissedip aynen ben bunları yaşadım gerçekten de kötü hissettim ama şuan iyileşiyorum tarzı olayların sende bıraktığı duygusal etkileri kabul edersen iyileşme yavaş yavaş gelecektir. Yani çocukluğundan başlayıp ne var ne yok ben nerde duygusal yoğunluk yaşadım,hangi şeyler bende duygusal etki bıraktı sorusuna bakıp yavaş yavaş ileri zamana gelebilirsin.
Kullanıcı avatarı
Kai
1. Nesil
Mesajlar: 58
Kayıt: 18 Mar 2018, 16:27

#4

Okunmamış mesaj

O koridordaki yaşadıklarına vs dair söyledim kanka bunları. Ha bide o önceden yaşadığın duygusal yoğunlukların içinin boşaltılması için yüzleşmeye ek olarak eft tekniğini kullanabilirsin hacı da önermişti h.t. pdf 416 da bulabilirsin.
Kullanıcı avatarı
hoca dehanni
Silik
Mesajlar: 250
Kayıt: 18 Mar 2018, 15:28

#5

Okunmamış mesaj

[mention]belikebond[/mention] kanka bir daha oku durumu anlamamışsın korkulan şey rastgele birine yaklaşıp reddedilmek değil başka bir durumdan bahsediyorum. Sevgilim var diyen liseden tanıdığım kızdı, diğerleri de işim var felan deyip bahane üretmedi direk hayır dedi yani yine konu bahsettiğinden farklı gerçekleşiyor. Saçma sapan puavari ıkıntılarla gelme lütfen.

[mention]Kai[/mention] kanka teşekkür ederim o şok tam da korkunun olduğu noktayı dürttü, bu eft ile ilgili başlangıç kitabına bakmıştım ingilizceydi çevirmeye vaktim yok benim, eğer bilgili birileri varsa eft ile ilgili bir şeyler karalarsa insanlar kullanabilir. O kadar komplike bir şey değilse youtube videolarıyla iş halloluyorsa belirtilmesi yeter.
Kullanıcı avatarı
Kai
1. Nesil
Mesajlar: 58
Kayıt: 18 Mar 2018, 16:27

#6

Okunmamış mesaj


Şu videoda ablamız anlatıyor gerekli şeyleri. Ben bu videodan öğrendim ve verim alıyorum. Zaten yaptıktan sonra etkisini anında hissedersiniz kendinizde.
Kullanıcı avatarı
aPeopleArmy
Sürgün
Mesajlar: 162
Kayıt: 27 Mar 2018, 14:18

#7

Okunmamış mesaj

birinin yanına muhabbete girdim 1 dakika sonra sevgilisi geldi, şükür kız çok iyi niyetliydi hiç öyle saçma hareket yapmadı sevgilisi de bizi önceden tanışıyoruz sandı elimi sıktı felan ben sizi rahatsız etmeyeyim deyip kalktım. Neyse ucuz kurtuldum bir problem olmadı ancak şöyle bir durum oldu, ertesi gün kütüphane önünde ikisinin önünden geçtim ister istemez tedirgin oldum biraz korktum.-


Kanka seni çok iyi anlıyorum, sen yine ucuz kurtulmuşsun.
Ben de saha yaparken kızın abisi ya da amcasımı ne gelmişti ve adam da tanıdık çıkmıştı -spor salonundan- baya utanmıştım ama belli etmemiştim. Adam ilk geldiğinde sertti, elini sıkıp hal/keyif faslı ile zaman kazanıp gayet erkekçe bir açıklama yapmıştım. Açıklamamda şuydu; " 3 ay önce kızın ağladığını görmüştüm, ben de sebebini soruyordum."
Bunu duyduktan sonra adam gülümseyerek kıza doğru "çocuk senin için üzülmüş, kalbi kırılmış" demişti. Resmen saha görevimde bana destek oldu.

Burda korksaydım, geri adım atsaydım veya baskınlığımı kaybetseydim; durum çok farklı olurdu. O adamla aramız açılabilir, kavga vb. olumsuz durumlar yaşanabilirdi.

Senin, kızın sevgilisi geldiğinde yapman gereken; o çocuk ile az muhabbet edip tanıştıktan sonra zaten ortam ısınacağı için kendinden ve görevden bahsedebilirdin. Ve ordan olumlu/çok iyi bir ruhhalinde ayrılabilirdin. Hem de çok iyi bir anın olabilirdi.


2.konuya gelirsek; daha 2dklık bir iletişim olmadan/normal bir sohbet etmeden direk "kahve içelim mi?" Konusuna girmeni yanlış buluyorum. Sana pek birşey katacağınıda düşünmüyorum. Çünkü böyle direk sorarsan zaten %169865689 reddedilirsin. Ve bu reddedilmeleri dış görünüşüne bağlaman da aşırı saçma ve görevle çelişir bir durum.
Ayrıca saha da önemli olan 4/5 dklık bir sohbetten sonra veya "işte görev şimdi oldu"dedikten sonra reddedildiğinde sahanın sana bir faydası olucaktır.


3. Konu ise "fısıldama"; knk tanımadığın bir kadına fısıldayarak bir şey söylemen, taşaklarınla boğayı devirecek güce/cesarete sahip olduğunu gösteriyor.
Şahsen ben yapamazdım, yanlış buluyorum; dişiyi korkutman/sapık gözükmen/mafya babası/gizli ajan vb. görünmen an meselesi. Dişiyi güvensizlik durumuna sokar.
Kullanıcı avatarı
belikebond
1. Nesil
Mesajlar: 201
Kayıt: 18 Haz 2018, 02:17

#8

Okunmamış mesaj

belikebond yazdı: 21 Kas 2018, 22:11 Şu kıza açılmadan önceki veya sonrasındaki düşüncelerin, bahsettiğin o korkular karın ağrısı, insanlar ne düşünüyor
Sen birşeyler yaşandıktan sonraki oluşan düşüncelerden sitem etmişsin yazının bir kısmında. Bende yazdığım şey sadece kıza açılmadan önce değil belki sonrasında ki düşünceleride etkileyebilir diye belirtmişim.
Yok anladım zaten anlayamadığını.
Gelmem bidaha.
Kullanıcı avatarı
hellsbells
1. Nesil
Mesajlar: 138
Kayıt: 02 Nis 2018, 17:18

#9

Okunmamış mesaj

[mention]belikebond[/mention]


Olum adam aynı konudan iki üç kere eleştirdi seni, @1 de alkışlamayı anlatmayın dedi bunların üzerine yine taktik vermeye çalıştın, bak gerçekten gerek yok eğer forumu baştan sona okuyup yazarların levellarını gözlemleseydin kime nasıl tavsiye vereceğini anlayabilirdin belki. Hadi bunları anlamadın da levelın gereği -bu bir aşağılama falan değil- "anladım zaten anlayamadığını" deyip hiçbir sike yaramayan bir şeyi neden söylüyorsun? Sebebleri açıklayıp yanlışları kanıtlarla ortaya koyup eleştirini böyle yapman doğrusu değil mi? Uyarıyorum seni üslubun hoş değil, yapıcı hiç değil.
Kullanıcı avatarı
Bold
Sürgün
Mesajlar: 267
Kayıt: 04 Haz 2018, 17:45

#10

Okunmamış mesaj

[mention]belikebond[/mention]'a ego yapıp saldırmışsınız, fakat adam doğru söylüyor. Genelde bu tür sert eleştiriler yaptığımı pek görmezsiniz fakat görevi okudum ve net HİÇ beğenmedim, çok başarısız. Başarısızlığın nedeninde de belikebond'un değindiği mevzular var. Adam pua'dan örnek verdi diye söylediklerini bağlamın dışında tutup küçümsemişsiniz. Bu hangi safsataya giriyordu?

[mention]hoca dehanni[/mention] : Kıvrak bahanelerle dişilerin duvarlarını aşman gerekiyordu. Görevde dişilerin sergilediği ilk engelde eki eki moduna girip iyi çocuğa bağlayıp sıçıp sıvamışsın. Bunun da temelinde egonun narinliği yatıyor. Zaten kampüste yapman başlı başına senin muhabbete rahat girmeni sağlayacak bir etken iken bunu da kullanamamışsın. Kolaya kaçmana rağmen muhabbetlerde korkularını aşacak türden girişimlerin yok. Hatta tam tersine ego ıkıntıların baş verdiği an ııııı muhabbeti beğenmedim tarzı bahanelerle kaçmışsın. Geçen ödevinde de sana söylemiştim fakat siklememişsin. Sen konuşmak için konuşuyorsun resmen, bir amaca hizmet ettiğini görevin ya bilmiyorsun ya da farkında değilsin. Dişiler de bunu anladığı an sana siktiri çekiyor.

Olm sığır gibi reddedilmeyin aq. Gidip bacım gahve içek yapıp direk reddedilirsiniz ne kazanımı var burada?

[mention]hellsbells[/mention] : İnsanlara bir kere seni uyarıyorum tarzı üstten yaklaşırsan bir sik elde edemezsin. Sen nesin? Yetki merci mi? Burada bir amaç varsa o da kardeşlerini üste çekmendir. Asıl üslubunu sen gözden geçireceksin. Ayrıca ödev balkabağı gibi ortadayken "sen bu adama tavsiye verecek level'da değilsin" tarzı söylemlerin çok gülünç.
Cevapla Önceki başlıkSonraki başlık