Doğal Alfa Müttefikler

"Bir adamın büyü dediği şey, diğer adamın tekniğinden ibarettir." -Robert Heinlein

Moderatör: Co-Moderatör

Kullanıcı avatarı
fika
Sürgün
Mesajlar: 43
Kayıt: 20 Mar 2018, 15:05

#1

Okunmamış mesaj

Hacının sanırım ilk pdf'sinde geçiyordu bu terim: "doğal müttefiklerimiz" tanımı. Yani bizim buradaki farkındalığımızın dışından, görüp tanıyabileceğimiz ve şüphe duymadan alfa diyebileceğimiz kişiler olarak algılıyorum.

Burada kafama takılanlar var. Mesela, biz nüanslara bakarak, algoritmaları aşarak; din, siyaset vs. gibi dogmaları farkederek bir yere kadar gelebiliyoruz kişi analizinde. Fakat, tıkandığım nokta, karşındaki bir yerden falso verdiğini diğer yerden kapatabiliyor. Burada direkt dieyeceksiniz ki beta işte. Evet, ben de farkediyorum betalık kısmını. Soruma tekrar dönecek olursam, her ne olursa olsun, bir yerden; akılsızlığa, dogmaya, şartlanmışlıklara, heva ve heveslere kapıldıysa o kişi kesinlikle betadır sonucu mu çıkmaktadır?

Sorunun içinde yanıt olabilir, bunun da farkındayım, hatta insanların arasından alfa arıyorsun ve çok inceliyoraun kısmı da dahil buna fakat sanırım analiz artık otomatikleşmeye ve soru çözer gibi alışkanlık haline geldi insanların karakterlerini bilmek açısından.

Görüşlerinizi bekliyorum.
Kullanıcı avatarı
belikebond
1. Nesil
Mesajlar: 201
Kayıt: 18 Haz 2018, 02:17

#2

Okunmamış mesaj

Bilmem. Belki betadır belki değildir. Sonuçta betalık yapmıştır ve o saatten sonra ona göre davranırsın. İnsanları cücüğüne kadar analiz etmek yerine bu şemayı kendi gelişimimize rehber yapmalıyız diye düşünüyorum.
Kullanıcı avatarı
Kai
1. Nesil
Mesajlar: 58
Kayıt: 18 Mar 2018, 16:27

#3

Okunmamış mesaj

Hacının doğal müttefiklerimiz demesinden başlıkla karşılaşmadan kendi potansiyelince hayatta derinleşmiş kişileri anlıyorum,michael sikkofield gibi mesela. Alfa demek saçma çünkü kağıt üstünde toplumda çok çok çok düşük ihtimalle alfa olabilecekse de kağıt üstünde mümkün bu. Pratikte mükemmel sürü ve süreçleri denetim olmadan alfa olması çoooook zor açıkçası,çok uç bir nadirlik. Tanrının nasip etmesi. Yani ordaki kasıttan alfalar değil de hayatın ucundan köşesinden tutmuş,kendi potansiyelince derinleşmiş omegası yüksek omegabetaları veya omegaları anlıyorum.
Betalık mevzusunda da saydığın boş beleşlikleri yapan kişinin betadır siktiri çekersin ama beta dediğim betası fazla omegabeta da olabilir tam beta da. Kişinin tam beta olup olmadığını ürünlerinden görürsün. Beta resmen ben yarrağı yedim diye bağırır. Betaya ramak kalmış omegabeta için yüzleşebilirse kurtuluş imkanı varken tam betanın yoktur.
Kullanıcı avatarı
belikebond
1. Nesil
Mesajlar: 201
Kayıt: 18 Haz 2018, 02:17

#4

Okunmamış mesaj

Tekrar gelince yazdığım şey basit gibi kaldı birkaç şey daha ekliyeyim. Hacının doğal müttefiklerimiz dediği kişiler kai nin dediği gibi başlıkla karşılaşmamış bir yerlerden tutmuş kendini nisbeten iyileştirmiş kişiler. Alfa değiller yani. Toplumda alfa aramakta saçma bi iş. İkinci olarak da bi kişinin bataklığa saplanmış beta mı yoksa ona göre daha iyi durumda olan omegabeta mı olduğunu artılarını eksilerini saymana gerek kalmadan -yani derinlemesine analize girmeden, davranışlarını çetele tutmadan- anlarsın. O beta bu değil filan gereksiz .
Kullanıcı avatarı
aPeopleArmy
Sürgün
Mesajlar: 162
Kayıt: 27 Mar 2018, 14:18

#5

Okunmamış mesaj

Kai yazdı: 25 Oca 2019, 22:18 Hacının doğal müttefiklerimiz demesinden başlıkla karşılaşmadan kendi potansiyelince hayatta derinleşmiş kişileri anlıyorum,michael sikkofield gibi mesela. Alfa demek saçma çünkü kağıt üstünde toplumda çok çok çok düşük ihtimalle alfa olabilecekse de kağıt üstünde mümkün bu. Pratikte mükemmel sürü ve süreçleri denetim olmadan alfa olması çoooook zor açıkçası,çok uç bir nadirlik. Tanrının nasip etmesi. Yani ordaki kasıttan alfalar değil de hayatın ucundan köşesinden tutmuş,kendi potansiyelince derinleşmiş omegası yüksek omegabetaları veya omegaları anlıyorum.
Betalık mevzusunda da saydığın boş beleşlikleri yapan kişinin betadır siktiri çekersin ama beta dediğim betası fazla omegabeta da olabilir tam beta da. Kişinin tam beta olup olmadığını ürünlerinden görürsün. Beta resmen ben yarrağı yedim diye bağırır. Betaya ramak kalmış omegabeta için yüzleşebilirse kurtuluş imkanı varken tam betanın yoktur.
Knk bahsettiğin michael sikkofieldi okudum ve yazılarının çoğu doğru şeyler ama bunun yanı sıra bu kişi edip yüksel hayranı, edip yükseli hoca olarak gören biri.

Edip yükselinde doğru bir çok yazısı var ama ismini unuttuğum -hatırladığımda editlerim, araştıran bulur- 90larda kendini peygamber ilan eden, suikaste uğramış birisine "onu son peygamber olarak görüyorum." demişti.

Örnek göstereceğimiz kişinin, kimin/neyin izinden gittiğini bilmek lazım. Eğer ben eksik/yanlış biliyorsamsa da lütfen uyarın/açıklayın.
Kullanıcı avatarı
Kai
1. Nesil
Mesajlar: 58
Kayıt: 18 Mar 2018, 16:27

#6

Okunmamış mesaj

[mention]aPeopleArmy[/mention]
Kanka edip yükselle araları iyi muhabbet videoları var youtubeda falan ama onu hoca,hayran olarak gördüğüne dair bişey duymadım görmedim bilmediğim bişey varsa gösterirsen sevinirim. Yani youtube da edip yükselle konuşurlarken edip yükselle her noktada anlaşmadıklarını,çatıştıkları yerler olduğunu gördüm diye hatırlıyorum yanlışım varsa söyleyin. Benim gördüğüm muhabbetleri var sadece,edip yükselin izinden gitme ve elçi kabul etme gibi bi muhabbeti yok maykılın. Muhabbetleri olması izinden gittiği ve her noktada ortak düşündükleri anlamına gelmez. Adam ürünleriyle de kaliteli bir kumaşı olduğunu gösteriyor bana kalırsa,başlığa denk gelmeden bu kadar derinleşmek takdir edilesi.
Kullanıcı avatarı
aPeopleArmy
Sürgün
Mesajlar: 162
Kayıt: 27 Mar 2018, 14:18

#7

Okunmamış mesaj

Kai yazdı: 26 Oca 2019, 01:31 @aPeopleArmy
Kanka edip yükselle araları iyi muhabbet videoları var youtubeda falan ama onu hoca,hayran olarak gördüğüne dair bişey duymadım görmedim bilmediğim bişey varsa gösterirsen sevinirim. Yani youtube da edip yükselle konuşurlarken edip yükselle her noktada anlaşmadıklarını,çatıştıkları yerler olduğunu gördüm diye hatırlıyorum yanlışım varsa söyleyin. Benim gördüğüm muhabbetleri var sadece,edip yükselin izinden gitme ve elçi kabul etme gibi bi muhabbeti yok maykılın. Muhabbetleri olması izinden gittiği ve her noktada ortak düşündükleri anlamına gelmez. Adam ürünleriyle de kaliteli bir kumaşı olduğunu gösteriyor bana kalırsa,başlığa denk gelmeden bu kadar derinleşmek takdir edilesi.
Aynen knk adamın çok iyi çıkarımları var onu ben de farkettim. Bir ara twitterinde "seni özledim edip abi" yazdığını görünce "bu da edipçi" yanılgısına düşmüştüm ama tam emin değildim. Ayrıca bahsettiğin videoyu - - az önce izleyince hatalı, eksik bildiğimi farkettim. Adamın günahını almışım. (Terli smayli)
Kullanıcı avatarı
Bold
Sürgün
Mesajlar: 267
Kayıt: 04 Haz 2018, 17:45

#8

Okunmamış mesaj

Otomatik olarak insanları çözmeye çalışman hayata dair hakikatlerden kazanımının bir kısmını sağ ön beyne geçirebilmiş olduğunun ispatı ki bu oldukça doğal çünkü haşır neşir olduğun öğreti zaten bilinçaltına hitaben yazılmış durumda. Sen de bunu pekiştirmek ve daha da içselleştirmek adına hayatında deneyimleyerek bir nevi antrenman yapıyorsun.

İnsani ilişkiler ve tespitlerinde de siyah beyaz olmamaya özen göster bunu şu bağlamda söylüyorum aha bir yerden falso verdi o zaman kesin betadır siktiri çekeyim olarak düşünme zaten ara formların olduğunu biliyorsun. Beta, omega ve alfa spektrumun belirginliğinin en kalın olduğu alanlar. Renksel dağılım yaparsak deep beta spektrumun en solunda dipte konumlansın ve kıpkırmızı olarak temsil olsun cehennem ateşi stayla. Alfa da masmavi olarak insanın geleceği en saf hal olarak en sağda bulunsun. Şimdi toplumun çoğu omegabeta zaten yani %23 betalık %77 omegalık olabilir burada renk yine kırmızıya çalar fakat tamamen de kırmızı değildir. Yani senin anlatımına göre bu kişiyle vakit geçirmelerinin çoğunda omega bir tavır içerisinde bulunur fakat betaların baskın olduğu bir gruba girdiğinde o %23 lük kısımdan iblis tasmayı takıp bu yüzdeyi kısa bir süreliğine çok yükseğe çıkarabilir sen de bu insan hani omegaydı amk ne oldu şimdi diye düşünürsün.

Şartlar ve anlık psikolojik hallerde omegabetalar değişiklik gösterecektir. Yani o kişi kesin betadır ya da omegadır durumu olayı siyah beyaza indirgeyip seni hataya sürükler çünkü hayat sonuçta rengarenktir. Nasıl tavır takınacaksın bu da senin amacın doğrultusunda şekillenecek. Hayatında, zorunlu çevrende mecburen betalarla ilişki kuracaksın ve şartlara göre farklı hal ve tavır takınman gerekecek. Şimdi tutup bir betayla hakikatlere dair derin konuşamazsın, baktın çarpıtıyor taşak geçer işine bakarsın. Fakat senin amacına yönelik bir konuda da bir beta keskinleşmiş olabilir ve ondan yardım alman gerekebilir sırf beta diye de bu insana siktiri çekmene gerek yok fakat tutup sevgi de besleme tabi ki sonuçta ne halt yediği aklını nasıl körelttiği ortada. En özel anılarını anlatıp kanky olmana gerek yok, sadece zorunlu işini konuşur fikrini alır özel hayatına dahil etmezsin. Omegası baskın bir insan gördüğünde de arada çay içersin derdini sıkıntısını dinler yardımcı olursun çünkü iyiliğe yatkınlığı sende otomatikmen sevginin yeşermesine yol açmıştır sen de beslersin bu iyiliği.
Cevapla Önceki başlıkSonraki başlık