Kandil Geceleri Hakkında
Gönderilme zamanı: 13 Nis 2018, 22:52
"Yavuz Sultan Selim'in Mısır Seferi sırasında, yani 1516 yılında, genel olarak Filistin bölgesine uzun yıllardır görülmeyen aşırı ölçüde yağmur yağdı. Daha sonra, Halilü'r-rahman ziyaretine giderken ve dönüşte yine yağmur ve kar yağacaktır. Seferin bundan sonraki bölümünde, hatta Sina yarımadasında çölü geçerken yağmur yağdı ve bu da geçişi kolaylaştırdı.
İkindi vakti Kudüs'e gelen Yavuz, kentin dışında kurulan otağında biraz dinlendi. Kudüs Ermeni Patriki III. Serkis, Kudüs Rum Patriki Attalia ve bütün ruhbanlar ile kent halkı, gelip Yavuz Sultan Selim'i karşıladı. Bundan sonraki kent ziyareti, en ayrıntılı biçimde Fetihnâme-i Diyâr-ı Arap'ta anlatılmaktadır.
Kent ziyareti sırasında Mescid-i Aksa görevlilerine adam gönderilerek akşam namazının orada kılınacağı bildirildi. Görevliler tarafından cami 12.000 kandille aydınlatıldı." https://www.altayli.net/wp-content/uplo ... %C4%B0.pdf
"İslâm toplumlarında da bazı anlar kutlu sayılmıştır. Bu özel gün ve gecelerin bazılarına Kur’ân-ı Kerîm’de de işaret edilirken, bazılarına hadis-i şeriflerde değinilmiştir.
Günümüzde kutlu sayılan bu gün ve gecelerden bazılarının uydurma ve bid’at olduğuna dair tartışmalar olsa da Selçuklulardan bu yana Türklerde bu özel zamanlar kutlanmış ve kutlanmaya da devam etmektedir."
"Özel olarak kutlanan (ve özel ibadetler ifa edilen) beş mübarek geceye kandil denilmiştir. Osmanlılarda II. Selim (1566-1574) döneminde, camiler aydınlatılıp minarelerde kandiller yakıldığı için mübarek addedilen bu gecelere (Hicrî takvimdeki sırasıyla; Mevlid, Regâib, Mi’rac, Berat, Kadir) “kandil geceleri” denildiği ifade edilmektedir." http://isamveri.org/pdfdrg/D02535/2009_ ... ASLANH.pdf
Daha birçok bilgi var son attığım linkte, bakabilirsiniz isterseniz.
Kısaca dinimizde "kandil" diye bir şey yoktur. Bugün kandil dediğimiz geceler, aslında zamanın Osmanlı'sından kalma geleneklerdir. Gelenek olarak kutlamakta bir sakınca olduğunu sanmıyorum, ama kesin olan bir şey var ki bu din değil. Günümüz dayatmaları sebebiyle bu gece camiler dolup taşmış olabilir, sevaplar işleniyor, Kur'an'lar okunuyor olabilir (yüksek ihtimalle Arapça okunuyor gerçi, eheh); fakat yarın camilere, insanlara baktığımızda bu gece gördüğümüz bu tabloyu göremeyeceğimizin garantisini verebilirim. Bazı kimseler tarafından uydurulduğu çok açık. Bu uydurmalara inanan milyonlar var. Sadece birkaç "mübarek" gecede ibadet etmenin kendilerini kurtarmaya yeteceğini sanan milyonlar bunlar.
Not: Kadir Gecesi'nin kutsallığı Kur'an'da net bir şekilde belirtilir (Kadr Suresi 1-2-3. ayetler). Ama dikkatinizi çekmek isterim; herhangi bir şekilde bire bin sevap, yahut bütün günahların affolması gibi olaylardan zerre kadar bahsedilmez. Çünkü yoktur. Kadir Gecesi'nin ne açıdan bin aydan daha hayırlı olduğunu ise şu anda bilmiyorum. Eğer bir fikriniz varsa belirtmeyi unutmayın.
İkindi vakti Kudüs'e gelen Yavuz, kentin dışında kurulan otağında biraz dinlendi. Kudüs Ermeni Patriki III. Serkis, Kudüs Rum Patriki Attalia ve bütün ruhbanlar ile kent halkı, gelip Yavuz Sultan Selim'i karşıladı. Bundan sonraki kent ziyareti, en ayrıntılı biçimde Fetihnâme-i Diyâr-ı Arap'ta anlatılmaktadır.
Kent ziyareti sırasında Mescid-i Aksa görevlilerine adam gönderilerek akşam namazının orada kılınacağı bildirildi. Görevliler tarafından cami 12.000 kandille aydınlatıldı." https://www.altayli.net/wp-content/uplo ... %C4%B0.pdf
"İslâm toplumlarında da bazı anlar kutlu sayılmıştır. Bu özel gün ve gecelerin bazılarına Kur’ân-ı Kerîm’de de işaret edilirken, bazılarına hadis-i şeriflerde değinilmiştir.
Günümüzde kutlu sayılan bu gün ve gecelerden bazılarının uydurma ve bid’at olduğuna dair tartışmalar olsa da Selçuklulardan bu yana Türklerde bu özel zamanlar kutlanmış ve kutlanmaya da devam etmektedir."
"Özel olarak kutlanan (ve özel ibadetler ifa edilen) beş mübarek geceye kandil denilmiştir. Osmanlılarda II. Selim (1566-1574) döneminde, camiler aydınlatılıp minarelerde kandiller yakıldığı için mübarek addedilen bu gecelere (Hicrî takvimdeki sırasıyla; Mevlid, Regâib, Mi’rac, Berat, Kadir) “kandil geceleri” denildiği ifade edilmektedir." http://isamveri.org/pdfdrg/D02535/2009_ ... ASLANH.pdf
Daha birçok bilgi var son attığım linkte, bakabilirsiniz isterseniz.
Kısaca dinimizde "kandil" diye bir şey yoktur. Bugün kandil dediğimiz geceler, aslında zamanın Osmanlı'sından kalma geleneklerdir. Gelenek olarak kutlamakta bir sakınca olduğunu sanmıyorum, ama kesin olan bir şey var ki bu din değil. Günümüz dayatmaları sebebiyle bu gece camiler dolup taşmış olabilir, sevaplar işleniyor, Kur'an'lar okunuyor olabilir (yüksek ihtimalle Arapça okunuyor gerçi, eheh); fakat yarın camilere, insanlara baktığımızda bu gece gördüğümüz bu tabloyu göremeyeceğimizin garantisini verebilirim. Bazı kimseler tarafından uydurulduğu çok açık. Bu uydurmalara inanan milyonlar var. Sadece birkaç "mübarek" gecede ibadet etmenin kendilerini kurtarmaya yeteceğini sanan milyonlar bunlar.
Not: Kadir Gecesi'nin kutsallığı Kur'an'da net bir şekilde belirtilir (Kadr Suresi 1-2-3. ayetler). Ama dikkatinizi çekmek isterim; herhangi bir şekilde bire bin sevap, yahut bütün günahların affolması gibi olaylardan zerre kadar bahsedilmez. Çünkü yoktur. Kadir Gecesi'nin ne açıdan bin aydan daha hayırlı olduğunu ise şu anda bilmiyorum. Eğer bir fikriniz varsa belirtmeyi unutmayın.