Nötr kavramı ve kitap önerisi
Gönderilme zamanı: 29 May 2018, 02:25
Çevremdeki her şeye nötr olarak bakıyorum. Geniş çaplı düşünebilmek, yeni bilgiler elde etmek ve en önemlisi zıtlaşmış, ayrı düşmüş fikirleri sentezleyerek yeni bilgiler ortaya koymak için çok iyi bir şey. Bana verilen hazır cevapları asla sevmem, çünkü insan zihnini köreltmekten başka bir işe yaramaz.(istisnalar var elbette)
Örnek: Din ve bilim, ikisi de hazır cevaplardan ibaret. Müslümanların çoğu kendi menfaatleri için müslüman, kutsal kitap Kuran-ı Kerim'i okumadan müslüman, öteki dünyada çarpılmaktan, yanmaktan korkuyorlar. Sadece televizyonda duyduklarını biliyor bu kitle, fazlasını değil. Ayrı zamanda bilime inanan aptal insan kitlesi de maalesef benim gözümde aynı. Onlar ise verilen hazır cevapları etrafındaki insanlara "mış, mış, muş" diyerek anlatıyor. (örnekler fazlasıyla çoğaltılabilir. Konuma uygun gördüğüm için bu örneği vermek istedim)
Kendi gözlerim ile bakınca bir fark göremiyorum bu iki toplum arasında ancak, insan gerçekten kendisine verilen bilgileri araştırmış, okumuş, kendisine benimsemiş ise benim için saygı duyulacak bir insandır, çünkü bu hayatın anlamını yakalamak insanın kendisine kalmıştır. Hazır cevaplar bizim hayatımıza yön vermekten başka bir işe yaramaz.
Örnek2: Birisi müslüman diğeri ise agnostisizm (bilinmezlik) inandığını düşündüğüm başka bir insan. İkisine de sonsuz saygı duyuyorum, çünkü bir bilgiye inanmadan önce sorgulamayı bilenlerdir.
Sofie'nin Dünyası, yaklaşık 1 sene felsefe dersi görmeme rağmen eksikliklerimi tamamlayan bir kitap. Jostein Gaarder tarafından yazıldı.
Örnek: Din ve bilim, ikisi de hazır cevaplardan ibaret. Müslümanların çoğu kendi menfaatleri için müslüman, kutsal kitap Kuran-ı Kerim'i okumadan müslüman, öteki dünyada çarpılmaktan, yanmaktan korkuyorlar. Sadece televizyonda duyduklarını biliyor bu kitle, fazlasını değil. Ayrı zamanda bilime inanan aptal insan kitlesi de maalesef benim gözümde aynı. Onlar ise verilen hazır cevapları etrafındaki insanlara "mış, mış, muş" diyerek anlatıyor. (örnekler fazlasıyla çoğaltılabilir. Konuma uygun gördüğüm için bu örneği vermek istedim)
Kendi gözlerim ile bakınca bir fark göremiyorum bu iki toplum arasında ancak, insan gerçekten kendisine verilen bilgileri araştırmış, okumuş, kendisine benimsemiş ise benim için saygı duyulacak bir insandır, çünkü bu hayatın anlamını yakalamak insanın kendisine kalmıştır. Hazır cevaplar bizim hayatımıza yön vermekten başka bir işe yaramaz.
Örnek2: Birisi müslüman diğeri ise agnostisizm (bilinmezlik) inandığını düşündüğüm başka bir insan. İkisine de sonsuz saygı duyuyorum, çünkü bir bilgiye inanmadan önce sorgulamayı bilenlerdir.
Sofie'nin Dünyası, yaklaşık 1 sene felsefe dersi görmeme rağmen eksikliklerimi tamamlayan bir kitap. Jostein Gaarder tarafından yazıldı.