İlk saha görevim için yollara düşüşüm
Gönderilme zamanı: 20 Mar 2018, 15:27
Uzunca bir seruvenim var. tcma ile tanıştıktan sonra duşmedik elbette hemen yollara gorevler için. sindirmek bir hayli zor oldu. kendimi hazır hissettiğimde ve motivasyonum tavan olduğunda verdim kendimi yollara.
Yollar demişken, sıra dağlar, bayırlar, patikalar gelmesin aklınıza. Şehirde deli danalar gibi dolaşmak. Evet ciddi ciddi yurumek. Şimdi tcmanın verdigi gorev apaçık belli. Git bir alımlı dişinin yanına ve yardırmaya başla. Fakat ben ne yaptım? Bunu farkettiğim halde hiç onun soylediği gibi yapmadım. Oturan, duran bir kız yerine sokakta yuruyen, karşıdan gelen kızlar olarak algılamış beynim. Artık heyecandan mı bu şekilde oldu ve ya tanımadığım dişi kısmını bu şekilde hızlıca gelişen, sokakta yuruyenler mi algıladım içler acısı bir durum.
Yürüyüp yürüyüp eve dönüyordum. Yok bunu asla yapamayacaktım. Kendime ettiğim kufurler, kızmalar ve daha neler neler. Resmen içsel hesaplaşma peşine duştun. Bu içsel yangınlar her dışarı çıktığımda yuzume tokat gibi vuruyordu. Yine yapamadın salak, yine beceremedin, senden gram adam olmaz, yapamıcaksın işte...
O aralar nefesimi tutup bir dişinin peşine duştum. Aslında onune çıktım, yolun karşısından geliyordu ve benim olduğum tarafa geçiyordu, onume denk gelecek şekilde durdurdum.
-pardon, bişey sorabilir miyim?
+evet, buyrun.
-benim kızlarla konuşma problemim var da bana yardım edebilir misin?
+ (hızlıca yardırarak tabana kuvvet uzaklaştı)
hiçbir şey olmamış gibi yoluma devam ettim. o gun ilk açılımımı gerçekleştirdim o hanımefendiyle:)
Bu ilk kalp çarpıntısından ensemde boza pişirtti. Fakat deli gibi ateşlenme verdi bana ve yurumeye devam ettim. Enerjimi katlamıştı. Hala kafamda bir dişi ve onu durdurup konuşabilme refleksifitesi var. Onumden gelen başka bir kıza açılacaktım bukez. Hiç duşunmeden -ki bilirsiniz duşunmekte aristo platon yarışır sizle o anlarda- direkt onunde bittim. Epey alımlıydı. Durmadı, şaşırdı, ben de onun yonune doğru hala bir şeyler satmak için kovalayan mendilci gibi zorluyordum.
-benim kızlarla konuşma problemim var bana yardım edebilir misin? bunu soyledim hızlıca, e artık ezber çalışıyordu:)
eliyle git git diyerek yani çekil çekil yaparak, korkarak uzaklaştı.
Bu yollara duşme hikayem burada sonuçlandı. Yanına gidip o kelimeleri soyleyebilmek bile dilimi açmıştı. Sevinçten ayaklarım yere basmıyordu. Duşunun daha hiç bir şey yapmamıştım bile. Nasıl bir bilinçaltı kitlenmesi oluşmuş yıllarca ve nasıl rahatlana refleksi gosterme kapasitesi var bu gorevin anlatmaya gerek yok goruyorsunuz.
Bu ilk sahaya atlayış, yollara duşuş ve yanlış anlayıp yardırış ve zıççışlarımın ilkiydi. ilkler unutulmaz. Diğer gerçek açılışlarımıbyani saha gorevlerimi başka bir başlıkta anlatacağım.
Yollar demişken, sıra dağlar, bayırlar, patikalar gelmesin aklınıza. Şehirde deli danalar gibi dolaşmak. Evet ciddi ciddi yurumek. Şimdi tcmanın verdigi gorev apaçık belli. Git bir alımlı dişinin yanına ve yardırmaya başla. Fakat ben ne yaptım? Bunu farkettiğim halde hiç onun soylediği gibi yapmadım. Oturan, duran bir kız yerine sokakta yuruyen, karşıdan gelen kızlar olarak algılamış beynim. Artık heyecandan mı bu şekilde oldu ve ya tanımadığım dişi kısmını bu şekilde hızlıca gelişen, sokakta yuruyenler mi algıladım içler acısı bir durum.
Yürüyüp yürüyüp eve dönüyordum. Yok bunu asla yapamayacaktım. Kendime ettiğim kufurler, kızmalar ve daha neler neler. Resmen içsel hesaplaşma peşine duştun. Bu içsel yangınlar her dışarı çıktığımda yuzume tokat gibi vuruyordu. Yine yapamadın salak, yine beceremedin, senden gram adam olmaz, yapamıcaksın işte...
O aralar nefesimi tutup bir dişinin peşine duştum. Aslında onune çıktım, yolun karşısından geliyordu ve benim olduğum tarafa geçiyordu, onume denk gelecek şekilde durdurdum.
-pardon, bişey sorabilir miyim?
+evet, buyrun.
-benim kızlarla konuşma problemim var da bana yardım edebilir misin?
+ (hızlıca yardırarak tabana kuvvet uzaklaştı)
hiçbir şey olmamış gibi yoluma devam ettim. o gun ilk açılımımı gerçekleştirdim o hanımefendiyle:)
Bu ilk kalp çarpıntısından ensemde boza pişirtti. Fakat deli gibi ateşlenme verdi bana ve yurumeye devam ettim. Enerjimi katlamıştı. Hala kafamda bir dişi ve onu durdurup konuşabilme refleksifitesi var. Onumden gelen başka bir kıza açılacaktım bukez. Hiç duşunmeden -ki bilirsiniz duşunmekte aristo platon yarışır sizle o anlarda- direkt onunde bittim. Epey alımlıydı. Durmadı, şaşırdı, ben de onun yonune doğru hala bir şeyler satmak için kovalayan mendilci gibi zorluyordum.
-benim kızlarla konuşma problemim var bana yardım edebilir misin? bunu soyledim hızlıca, e artık ezber çalışıyordu:)
eliyle git git diyerek yani çekil çekil yaparak, korkarak uzaklaştı.
Bu yollara duşme hikayem burada sonuçlandı. Yanına gidip o kelimeleri soyleyebilmek bile dilimi açmıştı. Sevinçten ayaklarım yere basmıyordu. Duşunun daha hiç bir şey yapmamıştım bile. Nasıl bir bilinçaltı kitlenmesi oluşmuş yıllarca ve nasıl rahatlana refleksi gosterme kapasitesi var bu gorevin anlatmaya gerek yok goruyorsunuz.
Bu ilk sahaya atlayış, yollara duşuş ve yanlış anlayıp yardırış ve zıççışlarımın ilkiydi. ilkler unutulmaz. Diğer gerçek açılışlarımıbyani saha gorevlerimi başka bir başlıkta anlatacağım.